fbpx
Kategoriler
Obezite Araştırmaları

Dünya Sağlık Örgütünden Şekere Savaş

Şeker ve şekerli ürünlerin obezite, diyabet, tansiyon, kanser, astım hastalıklarında oynadığı rol konusundaki çalışmalar tekrar gündeme gelmeye başladı. Buna kayıtsız kalamayan Dünya Sağlık Örgütü de, son yüzyılın en büyük kabusu olan şeker, şekerli gıdalar ve şekerin yol açtığı hastalıkları önlemek adına savaş açtı.

Harvard Üniversitesi profesörlerinin 1960 yılında 150,000 $ rüşvet alarak, yağları hedef tahtasına oturtması, şekerin zararlı etkilerini örtbas etme çalışması geçtiğimiz aylarda deşifre olmuştu.

Tam 56 yıldır; yağların kötü, şekerlerin iyi olduğuna inandırılmıştık.

Şeker ve şekerli ürünlerin obezite, diyabet, tansiyon, kanser, astım hastalıklarında oynadığı rol konusundaki çalışmalar tekrar gündeme gelmeye başladı. Buna kayıtsız kalamayan Dünya Sağlık Örgütü de, son yüzyılın en büyük kabusu olan şeker, şekerli gıdalar ve şekerin yol açtığı hastalıkları önlemek adına savaş açtı. İngiltere’nin en ünlü tıp dergilerinden The Lancet’in haberini sizler için derledik.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Şekere Savaş Açtı


Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 11 Eylül Dünya Obezite Günü’nde, şekere karşı açtığı savaşa dair çalışmalarını arttırdı. Bu doğrultuda, ilk olarak, meyve ve sebzelerle ilgili sübvansiyonları devreye koymak (sağlıklı ürünlerin üretilmesini desteklemek amaçlı olarak) ve özellikle belli şekerli içeceklerin de yer aldığı sağlıksız gıdalara yönelik vergileri artırmak konusunda hükümetlere çağrı yaptı.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından sunulan bu tavsiye ve kurallar, dünya çapındaki uzmanların görüşleri ve sağlıklı bir beslenme düzeni geliştirmek ve sağlıksız gıdaların tüketiminden korunmak konusunda yapılan 11 sistematik araştırma doğrultusunda şekillendi.

Bu konuda ikincil hamle ise idari birimler dâhil, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) genel merkezinde şekerli içeceklerin kaldırılması olarak gözlendi. (Değişime kendilerinden başlamaları, bu konuda ne kadar ciddi oldukları izlenimi veriyor.)

Su, çay, kahve, tatlandırıcı içermeyen süt tozu ve personelin işe getireceği şekerli içeceklere izin verildi.

Dünya sağlık örgütünün şekerle savaşı
11 Eylül 2016 Dünya Obezite Günü

İşyerlerinde, hükümet seviyesinde gerçekleştirilen mali politika hareketleri ve bireysel yönde yapılan yaptırımlar birbirinden çok farklı olmazken, bu yaptırımların birleştiği ortak nokta besin değeri içermeyen, obezite ve beraberinde diyabet ve diş çürümelerinde artışına neden olan ürünlerin tüketimlerinin azaltılmasıdır. Bu yaptırımlar, Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2015 şeker raporunda yer alan ve şeker alımını azaltmak yönünde sunulan tavsiyeleri içermektedir.

Dünya sağlık örgütü şekerli içeceklere savaş
Çok yakın bir zamanda zararlı gıdaların üzerinde bu tarz uyarılar görmek mümkün olacak. Obezite, alerji, diyabet, diş çürükleri vs.

Dünya Sağlık Örgütünün bu yararlı çalışmaları, aşırı şeker tüketiminin negatif etkileri hakkında toplum bilincinin ve farkındalığının artmasını sağlarken, meyve suyu ya da çikolatalı süt gibi pek çok satılan üründe hangi tür şekerlerin sağlıklı olduğu konusunda da dikkatli olunmasına yardımcı olmuştur.

En önemlisi de, bu kurallar, hükümetin okullarda ve hastanelerdeki şekerli içecekleri kaldırması konusunda büyük oranda destekleyici ve teşvik edici rol üstlenmektedir.

Yüksek oranda şeker, tuz ve yağ içeren besinlerin denetimi ve vergilendirilmesiyle sağlıksız tüketimin önüne geçilmesini ve vergi gelirleriyle şeker tüketiminin neden olacağı hastalıkları önleyici politikalar için kaynak sağlanmasına ortam hazırlamaktadır.

Şekerin zararları
Şeker zararlıdır!

Buradaki en temel sorun, etkilerin gözlenmesi olacaktır. Şekere yönelik vergilerin geçerliliği konusunda deneyim ve kanıtlar artış gösterirken, hastalıklara neden olan ürünlerin azaltılması ve sağlıklı bir yaşam rutinin desteklenmesi konusunda uygulanacak diğer ekonomik kararlar konusunda daha fazla delile ihtiyaç duyulmaktadır.

Yanı sıra, şeker yasaları henüz değerlendirme aşamasındadır. Bu noktada, Yeni Zelanda’da hastanelerdeki şekerli içeceklerin kaldırılması hastalar, tedarikçiler ve hükümet tarafından kabul görürken, sağlık yönünden etkileri bilinmemektedir.

Şekerle savaş, hayati bir anlam ifade ederken, sağlığı tehdit eden ürünlere karşı açılan büyük savaşın sadece bir parçasını oluşturmaktadır.


Sonuç olarak;

  • Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’nün alenen şekere karşı savaş açması bizi ziyadesiyle memnun etti.
  • Şeker ile mücadele etmek isteyen hükümetlere, yeni politikalar oluşturulması konusunda DSÖ’nün büyük katkısı olacaktır.
  • Sağlıklsız ürünlere obezite vergisinin gelmesi, uygulanabilecek bir öneri.
  • Sağlıksız ürünlere uyarı yazıları tüketimi azaltacaktır.
  • Şekerle savaşa, DSÖ’nün katılmış olması sağlıklı yaşam için atılmış çok büyük bir adım.
  • Şekere karşı mücadele artık daha net olacak ve ama şeker olmazsa vücudumuz enerjisini nereden alacak gibi basit cümleler kurulmayacak.
  • Sağlıklı ve sağlıksız şeker ayrımı daha net yapılacak. Ambalajlı ve unlu gıdalarla ilgili daha keskin sınırlar olacak.
  • Obezite.com sitesi olarak sağlıksız şekere karşı olan tavrımızı kuruluşumuzdan itibaren sürdürmekteyiz.
  • Son çalışmalar şekerin bir çok hastalığın altında yatan sebep olduğunu gösteriyor fakat küresel sermaye, gıda ve ilaç firmaları bunların gün yüzüne çıkmasına izin vermemekteydi.
Ufak bir rica: Şekerin, sağlıklı yaşamın en büyük düşmanı olduğu konusunda hem fikirsek ve makaleden faydalandıysanız, sevdiklerinizin de faydalanması için lütfen paylaşınız. Sağlıklı yaşam için bir adım da siz atın. Şimdiden paylaşımınız için çok teşekkür ederiz.
Obezite.com Ekibi

Kaynak:

http://www.thelancet.com/

Bir cevap yazın

draw-freehand.png
Yazı ile ilgili yorumlarınızı paylaşabilir ya da sormak istediğiniz soru varsa aşağıdaki formu kullanabilirsiniz. Sorulara en kısa sürede yanıt vermeye çalışacağız. Lütfen iletinizi gönderirken dil bilgisi kurallarına özen gösteriniz.
 

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.